devlet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
devlet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Türkiye ve Reformları (LA TURQUİE ET SES REFORMES), Eugéne Morel

Türkiye ve Reformları (LA TURQUİE ET SES REFORMES), Eugéne Morel

    Yazar; 1850’li yıllarda Fransa tarafından; anlaşmalarla dikte edilen reformların uygulanmasını gözlemlemekle görevlendirilmiş; daha sonraları da çeşitli vesilelerle Osmanlı Devleti topraklarında bulunmuştur. Özetini arz ettiğimiz bu kitapta Türkiye’de edindiği izlenimlerini, devlet düzeni, sosyal ve ekonomik durumla ilgili tespitlerini yazmıştır. Her ne kadar yazar kitabının başında ve arka kapağında “hem kasıtlı bir hayranlık ve coşkudan, hem de sitemli bir aşağılamadan kaçınarak” tarafsız gözle yazmaya çalıştığını ifade etse de, akbabaların leşlere karşı duyabileceği tarafsızlık ne kadarsa, onunki de o kadardır. Onun ve anlaşıldığı kadarıyla tüm Avrupa’nın gözünde Osmanlı toprağı, pislik içinde, berbat yönetilen, her yönüyle düzeltilmesi gereken ve aslında Türklerin olmayan topraklardır. Kitabın birinci bölümü bu söylediklerimizi tekzip eder niteliktedir. Kitaba, sanki Osmanlı’nın toprak bütünlüğüne derin bir saygısı; sosyal, kültürel hayatına ve engin hoşgörüsüne büyük bir hayranlığı varmış gibi başlıyor; ancak sonraki bölümler bunları tamamen yalanlar nitelikte. 
    Kitap, giriş ve sonuç bölümleri dâhil 13 bölümden oluşmaktadır. Bölümlerin listesi aşağıda sunulmuştur:  


2.       BÖLÜMLERİN ÖZETİ:
    a.     “Giriş” Bölümü:

Farabi'de Devlet Felsefesi, Bayraktar Bayraklı

Farabi'de Devlet Felsefesi, Bayraktar Bayraklı, Şehir Yayınları, 2000, İstanbul  
Farabi’nin devlet felsefesi başlığı altında devlet anlayışını, toplum ve devlet tasnifi ile insanı saadete ulaştıran Fadıl Devlet’in hangi müesseselere sahip olması ve nasıl çalışması gerektiği anlatılmaktadır.
            Eser, giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşmaktadır. Giriş bölümünde Farabi’nin felsefesini anlayabilmemizi kolaylaştırmak için yaşadığı kültür ve siyasi çevre anlatılmaktadır. Gelişme bölümünde üç ana kategori altında devletin menşei problemi, toplum ve devlet tasnifleri ile Fadıl Devlet ve müesseseleri ele alınmaktadır.Sonuç bölümünde ise Farabi’nin devlet felsefesi hakkında yazılan eser ve makalelerin kitabda ulaşılan sonuçlar ile değerlendirilmesi yapılmakta ve dikkati çeken önemli hususlar vurgulanmaktadır.
            (1) Giriş
                   Asıl adı Ebu Nasr Muhammed B. Tarhan b.Uzluğ el-Farabi et-Turki (870-950) olan Farabi müslüman bir türk filazofdur. Farabi’nin devlet felsefesine ait görüşlerini incelerken, onun içinde bulunduğu kültür ve siyasi çevresinin eseri olduğunu söyleyebiliriz.
               Farabi’nin, felsefesini dayandırdığı üç kaynak vardır: 1.İslam dini, 2.Özellikle Eflatun ve Aristoteles’in fikirlerinin esas teşkil ettiği Yunan felsefesi, 3.Yunan felsefesi ile İslam Kültürünü senteze ulaştıran büyük dehası.

Modern Devletin Doğuşu, İsmail Coşkun

Modern Devletin Doğuşu, İsmail Coşkun, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi Sosyoloji Bölümü, 1990, İstanbul
 
Modern Devlet'in doğuş koşulları anlatılmaktadır.

                   Devlet, tarihte insan toplumlarının karşılaştıkları sorunlara çözüm arayışı içinde, insanlığın uygarlığa geçiş sürecinde ortaya çıkmıştır. Uygarlık, insan toplumlarının karşılaştıkları sorunlara buldukları çözümün (ulaştığı seviyenin) ifadesidir. Bu sebeple toplum sorunlarının çözümünde oynadığı rol dolayısıyla Devlet, uygarlığa geçişle aynı süreç içinde ortaya çıkmıştır. Yine bu sebeple, ilk büyük merkezi Devlet örgütlenmeleri de, toplumların uygarlığa ilk olarak geçtikleri Doğu'da tarih sahnesinde yerlerini almışlardır.  Doğu toplumlarında Devlet, toplum farklılaşmaları ve ilişkileri içinde, toplum olarak karşılaşılan sorunlara bir karşılık olarak doğmuş ve gelişmiştir. Bu çerçevede Devlet, toplumun en üst düzeyde çözümünü ve en yaygın bilincim eyleme dönük bir şekilde örgütleyen/düzenleyen toplumsal bir kurum olarak tarih sahnesinde yerini almıştır.
     Devlet, toplum farklılaşmaları ve ilişkileri temelinde doğmuştur. Doğu toplumları, daha tarım başlangıcından itibaren kendi içinde farklılaşma (çiftçi toplumlar-çoban toplumlar) imkanı bulurken aynı imkan ve gelişme Batı'da, Yunan'da görülmemiştir. Bunun yanında

Asker ve Devlet, Samuel P. Huntington

Asker ve Devlet, Samuel P. Huntington, Salyangoz Yayınları, K.Uğur KIZILASLAN, 2004 - İSTANBUL
Sivil-Asker İlişkilerinin Kuram ve Siyasası

GİRİŞ
ULUSAL GÜVENLİK VE SİVİL ASKER İLİŞKİLERİ
Ulusal Güvenlik politikasının amacı, bir ulusun toplumsal, iktisadi ve siyasi kurumlarının güvenliğini, diğer bağımsız devletlerden kaynaklanan tehditlere karşı artırmaktır. Ulusal güvenlik politikası üç biçimde ve iki düzeyde düşünülebilir. Bunlar askeri güvenlik politikası, iç güvenlik politikası ve durumsal güvenlik politikasıdır. Askeri güvenlik politikası, başka bir silahlı kuvvetin, söz konusu ulusu yok etme veya zayıflatma çabalarının asgari düzeye çekmek veya etkisiz hale getirmek için tasarlanan faaliyetler programıdır. İç güvenlik politikası, yıkıcı tehditle yani devletin toprak sınırları içerisinde faaliyet gösteren devleti zayıflatma veya yok etmeyi amaçlayan tehditle mücadele eder. Durumsal güvenlik politikası ise devletin göreceli gücünü azaltmaya çalışan uzun vadeyi kapsayan iktisadi, demografik, toplumsal ve siyasi koşulların yol açtığı aşınma tehdidiyle ilgilidir.