Simgeden Millete, Selim Deringil,İletişim Yayınları, 2007,İstanbul
Osmanlı Devletinin 19. yy.ın son çeyreğinde simgesel bilinç oluşturmak suretiyle ayakta kalma çabaları, Mustafa Kemal ve milliyetçiliğin kökleri.
Selim Deringil kitapta bir araya getirilen uzun yılların emeğini yansıtan
makalelerinde, 19. yüzyıl imparatorluk tarihinin simgesel üretim ve
yeniden-üretim alanlarını ele alıyor. Din, millet, devlet tanımlarını ve
bunların siyasal alandaki kullanımlarını, II. Abdülhamit döneminden Mustafa
Kemal’e uzanan süreçte, “devlet aklı” ve pratiklerine bakarak inceliyor.
Kitap dokuz makaleden oluşmaktadır.
Bölümler arasında farklılıklar olmakla birlikte bazı bölümlerde tekrarların
olduğu görülmektedir.
(1) Geleceğin İcadı Ve Muhayyel Cemaat
Fikrinin Kısa Tanımı.
Her
dönemde geleneğin ilk defa icat edildiği ve nedenlerinin dayandığı temeller
toplumdaki algıyı etkileme amacı ile zaman içinde benimsenmesiyle oluşmuştur. Osmanlı
İmparatorluğunun son dönemlerinde Basra’dan Avrupa başkentlerine kadar geniş
bir coğrafyada kendisine tehdit algılaması ve tebaasını belirli bir simge
etrafında birlik ve beraberlik etrafında toplama gayretlerinin olduğu, bu tür
argümanların özellikle 19. yy. “Türklük sembolü “ haline gelen ve Cumhuriyet
Türkiye’sinde Osmanlılığı simgelediği için yasaklanan serpuş, geçmişi ancak 19.
yy.ın ilk çeyreğine uzanan bir “gelenek” olduğu görülmektedir.
Özellikle
II. Abdülhamit döneminde devletin “meşruiyet zemini”nin yeni bir temele
oturtulması gerektiğinin altı çiziliyordu. Bunun gerçekleşebilmesi için hilafet
geleneğinin icadı ve Osmanlı sultanının bütün Müslümanların halifesi olduğunun
benimsenmesi ve bir taraftan da propaganda yoluyla muhayyel cemaati genişletme
gayretinin varlığıdır. Pan-İslamizm, Osmanlı hilafetine dış dünyada nüfuz temin
eden her türlü politikadan oluşan uygulamaların tümünü kapsaması ve savunmaya
yönelik meşru varlığını tehlikede gören bir devlet politikasının adıdır.
Pan-İslamizm çerçevesinde uygulama alanında, Singapur, Cava