Beşinci Disiplin, M.Peter Senge, Yapı
Kredi Yayınları, 1993, İstanbul
Düşünce ve Öğrenme Sistematiği Üzerine, Bakış Açılarını Değiştirebilen Bir Örnek.
Çok
erken bir çağdan başlayarak sorunları parçalara ayırmaya dünyayı bölümlemeye
alışırız. Görünüşte bu, karmaşık ödevler ve konularla daha kolay baş edilmesini
sağlar, ama bunun için gizli, anormal bir bedel öderiz. Eylemlerimizin
sonuçlarını artık göremez oluruz; içimizdeki daha büyük bir bütüne bağlantı
duygumuzu kaybederiz. Sonra büyük resmi görme “çabasına girdiğimizde,
zihnimizde parçaları yeniden bir araya getirmeye, tüm parçaları sıralayıp
düzenlemeye çalışırız. Bu çabalar boşunadır. Gerçek bir akis görmek için kırık
bir aynanın parçalarını yeniden bir araya getirmeye çalışmaya benzer. Öyle ki,
bir süre sonra bütünü görmeye çalışmaktan hepten vazgeçeriz. Bu kitapta sunulan
araçlar ve düşünceler dünyanın birbirinden ayrı, birbiri ile ilişkisi
bulunmayan göçlerden yaratıldığı yolundaki düşünceyi yıkmak içindir. Bu
düşünceyi bırakırsak, o zaman “öğrenen organizasyonlar” kurabiliriz. Bu
organizasyonlarda kişiler gerçekten istedikleri sonuçları yaratma
kapasitelerini durmadan genişletirler ve insanlar nasıl birlikte
öğreneceklerini sürekli öğrenirler.
Öğrenen
Organizasyon Disiplinleri
1.
Sistem düşüncesi; bir sistemi içinde bulunulan kısmı ile değil, bütün olarak
görmek ve analiz etmektir.
2.
Kişisel hakimiyet (kişisel ustalık); kişinin görme ufkuna
sürekli olarak açıklık kazandırması ve onu derinleştirmesi, enerjisini odaklaştırması, sabrını geliştirmesi ve gerçeği objektif olarak görme disiplinidir.
sürekli olarak açıklık kazandırması ve onu derinleştirmesi, enerjisini odaklaştırması, sabrını geliştirmesi ve gerçeği objektif olarak görme disiplinidir.
3.
Zihni modeller; zihnimizde iyice, yer etmiş, kökleşmiş varsayımlar,
genellemeler, hatta resimler ve işaretler, dünya anlayışımızı ve eylemlerimizi
etkiler. Zihni modellerle çalışma disiplini, bu etkilerden sıyrılarak açık
görüşlü olmayı gerektirir.
4.
Paylaşılan görme gücünün oluşturulması; organizasyonun hedefe ulaşmasını
sağlamak için insanların bir baskı altında kalmadan ortak bir kimlik ve kader
duygusu etrafında toparlanarak, gayret göstermeleri ve tüm yeteneklerini samimi
bir şekilde ortaya koymalarıdır.
5.
Takım (ekip) halinde öğrenme; bu disiplin, diyalogla başlar; bireylerin varsayımlarını
askıya alıp, gerçek bir “birlikte düşünme” eylemine girme kapasitesidir.
Beşinci
disiplin: beş disiplinin bir arada gelişmesi hayati önem taşır. Bu zor bir
iştir yeni araçları bir birbiri ile
bütünleştirmek, onların her birini ayrı ayrı uygulamaktan daha zordur. Ama bu
çabanın karşılığı çok büyük olacaktır. İşte bu nedenle sistem düşüncesi,
beşinci disiplindir. O disiplinleri birbiri ile kaynaştıran, onları tutarlı bir
teori ve pratik bütünü olarak birleştiren disiplindir.
Organizasyondaki
Öğrenme Yetersizliğinin Sebepleri
1.
”Pozisyonum neyse ben oyum” düşüncesi; organizasyonlarda insanlar sadece kendi
pozisyonları üzerinde yoğunlaştıklarında, tüm pozisyonları birlikte iş görmesi
ile ortaya çıkan sonuçlar için pek sorumluluk duygusuna sahip olmazlar. Sonuç
hayal kırıklığı olduğundan, birinin işi bozduğu varsayılır.
2.
”Düşman dışarıda“ düşüncesi; işler ters
gittiğinde bundan bir başkasını sorumlu tutma eğilimi.
3.
Sorumluluk üstlenme kuruntusu; zor sorunları göğüslemek, bir şeyler yapmak için
başkalarını beklemek ve problemleri bunalıma dönüşmeden çözmek için ekip
çalışması yapmamak eğilimidir.
4.
Olaylara takılıp kalma; insanların düşünmesinde kısa dönemli olaylar ağır
basıyorsa, bu organizasyonda öğretici öğrenme sürdürülemez.
5.
Haşlanmış kurbağa meselesi; şirket başarısızlıklarında, hayatta kalmaya yönelik
olarak tedricen oluşan tehditlere ters anlamda adapte olmak durumudur.
Haşlanmış kurbağa meselesinde olduğu gibi; bir kurbağayı kaynar suya atarsanız
hemen sıçrayarak bu durumdan kurtulur. Soğuk suyun içine atar ve suyu
ısıtırsanız kurbağa tepki göstermez ve haşlanarak ölür.
6.
Tecrübe ile öğrenme hayali; eğer eylemlerimizin sonuçları öğrenme ufkumuzun
ötesinde ortaya çıkıyorsa, dolaysız doğrudan tecrübe ile öğrenme olanaksız hale
gelir.
7.
Yönetici takım miti; çoğu zaman iş dünyasında takımlar zamanlarını kendilerine
ait söz geçirecek alan içinde mücadele etmekle geçirir, kendilerini kişisel
olarak sevimsiz gösterecek şeylerden
kaçınır. Ortada bir anlaşmazlık varsa, bu suçlayıcı ve görüşleri
kutuplayıcı bir tarzda ifade edilir, bu nedenle takım üyelerinin
tecrübelerindeki farklılıkların takımın bir bütün olarak öğreneceği tarzda
ortaya serilmesi başarılamaz.
Beşinci
Disiplin Yasaları
1.
Bugünün problemleri, dünün çözümlerinden kaynaklanır.
2.
Ne kadar sıkı yüklenirseniz, sistem de o kadar sıkılıkla geriye itecektir.
3.
Davranış, kötü sonuçlardan önce iyi sonuçlar doğurur.
4.
Bir sorundan kolay çıkış, normal olarak o soruna tekrar geri götürecektir.
5.
Tedavi, hastalıklardan kötü olabilir.
6.
Daha hızlı, daha yavaştır.
7.
Neden ve sonuç, zaman ve neticede birbiri ile ilintili değildir.
8.
Küçük değişiklikler, büyük sonuçlar üretebilir. Ancak en yüksek kaldıraç gücüne
sahip olanar, çoğu kez en az gözle görülür olanlardır.
9.
Bir fili ikiye bölmekle iki küçük fil elde edilmez.
10.
Kabahat yükleme diye bir şey yoktur.
Dünyayı
Yeni Bir Gözle Görmek
Sistem
düşüncesi, bir bütünü görme disiplinidir. Şeylerden çok karşılıklı ilişkileri,
statik “enstantane”lerden çok değişim düzenlerini görmek için bir çerçevedir.
Bir genel prensipler kümesidir.Bu nedenle, liderler değişime karşı bu direnişi
zorlayarak aşmak yerine, direnişin kaynaklarını sezmeye çalışırlar. Saldırgan
eylem çoğu kez niyet edilenin tam karşıtını doğurur. Daha çabuk hedefe götürmek
yerine istikrarsızlık ve dalgalanmalara yol açar.
Yüzeysel
çözümden kaçınılmalıdır. Bir problemin temel nedenlerine değil de, sadece
yüzeysel nedenlerine yönelindiğinde çözümler kısa dönemli yarar sağlayacaktır.
Uzun dönemde ise problem yeniden ortaya çıkacak ve yüzeysel çözümler için
yeniden bir baskı doğuracaktır. O arada temele inen çözümler bulma yeteneği
körelebilir. Mesela; yöneticiler işi astlarına yaptırmanın faydasına inanmakla
beraber, yine de ilk zorluk baş gösterdiğinde devreye girip işleri halletme
konusunda kendi yeteneklerine çok fazla güveniyor olabilirler. O zamanda astlar
işi layığı ile yapmak için gerekli tecrübeye hiçbir zaman kavuşamazlar.
Sonuç
Öğrenen
organizasyonların kendileri, insan çabalarındaki karmaşık sistem üzerine bir
manivela etkisi yapabilir. Öğrenme organizasyonları kurma, sistem düşünceleri
gibi öğrenmeyi öğrenen, kendi kişisel uzmanlıklarını geliştiren ve kurgusal
modelleri yüzeye çıkarıp yeniden yapılanmayı işbirliği ile öğrenen insanları
geliştirmeyi içerir. Bu anlamda öğrenen organizasyonlar, sadece
organizasyonların evrimi için değil, zekanın evrimi için de araç olabilir.
Kitabı bugün aldım okumaya başladım sizin yazınız da oldukça açıklayıcı ve net teşekkürler
YanıtlaSil